İki bölümde de seherbaz demişsin. Bunun sihirbaz olması gerekmez mi? Ya da farklı bir kavram mı bu? Eğer öyleyse cahilliğimi bağışla...

seherbaz' ı ben kendim uydurdum. sihirbaz dan tamamen farklı onu 3. bölüm de anlatcam ama annem adsl yi sökmek gibi bir karar aldı biraz geç olabilir...

very_night demiş ki: - seherbaz' ı ben kendim uydurdum. sihirbaz dan tamamen farklı onu 3. bölüm de anlatcam ama annem adsl yi sökmek gibi bir karar aldı biraz geç olabilir...

Geçmiş olsun diyeyim o zaman canım

Güzel güzel sevdim

Birazcık Legend of the Seeker'i anımsattı yine de güzel

ImChief demiş ki: - Güzel güzel sevdim Birazcık Legend of the Seeker'i anımsattı yine de güzel

Sana o diziyi anımsatmayan ne var?

ben beğendim canım diğer bölümlerini bekliyorum

Crimson Lady demiş ki: - Sana o diziyi anımsatmayan ne var?

Senin hikayen

ama öyle ne yapiyim. LOTS'dada böyle biri var o da kötü birini öldürmeye çalışıyor. Bunda kolye önemli onda kılıç

Güzel gidiyor

Legend of the Seeker ne bilmiyorum ama işte 3. bölüm;

3.BÖLÜM
KAYBEDİLENLER

Uyarı

Görmek için lütfen buradan üye olunuz.

O da neydi tam arkamda duruyordu. Korkuyordum. Bana bakıyordu. Yüzü buruş buruş olmuş ve yemyeşildi kıpkırmızı gözleri vardı. Ama sanki yardım ister gibi bana bakıyordu. Kıpkırmızı gözlerin de acı vardı. Çığlık atmak istiyordum ama ne yapabilirdim. Ellerimi yumruk yaptım ve arkamı döndüm elerimi salladım ama sadece hava vardı. Tekrar aynaya döndüm hiçbir şey yoktu ama kırmızı gözler aklımdan bir türlü çıkmıyordu. Daha sonra gözlerim kendi görüntüme takıldı. Ne bu ben miydim? Çok değişik görünüyordum. Gözlerim parıltılı gibiydi siyah ve parıltı çok güzel görünüyordu. Kaşlarım incecikti. Dudaklarım ince ve zarif bir haldeydi. Saçlarımı taradım ve Taren’ in yanına döndüm.
‘’Teşekkürler. Bir an kendimi tuhaf hissetim ve korktum ve…’’
‘’Sen ne yapmak istersen her zaman yanın da olacağım prenses.’’ Dedi. Çok iyi bir insandı yani insan değildi ama ben de değildim her neyse. Tekrar teşekkür ettim. Taren
‘’Aç mısın?’’ diye sordu.
‘’Biraz’’ dedim. Sırıtıyordum. ‘’Ve bir de bana prenses deme adım Amy ama arkadaşlarım kısaca An der. Sen de arkadaşım olduğuna göre bana kısaca an diyebilirsin.’’
‘’Tamam An. Öyleyse aşağı inip bir şeyler yiyelim.’’ dedi. Aşağıya inip ikimiz de birer kahvaltı istedik.
‘’Tamam Taren şimdi bana bildiğin her şeyi anlat.’’
‘’peki ne bilmek istersin?’’ dedi.
‘’Her şeyi’’ dedim. Ama o bana bakıp sadece güldü. Sinirleniyordum.
‘’Bir kara delik etrafın da bir gök cisminin asılı durma olasılığı nedir?’’
‘’Kara delik karşıtı merkez nokta çekimi olduğu sürece mümkündür. Çekim kara deliğin zıttı yönün de olmalıdır. Gök cismi sadece kara delik etrafın da dönmelidir ve merkez nokta çekimi kara deliğe bakan tarafa uygulanmalıdır. Milyon da bir rastlanılacak bir durum olmasına karşılık; dünya tarihiyle 7. yüzyıl dan 18. yüzyıl da vampir kontes Elizabet BATHORY‘ nin ölümüne kadar olan zaman da evrenler arası kötülük merkezi olarak kullanılmıştır. Ancak 18. yüzyıldan sonra sadece en kötülerin hapsedildiği kristalden yapılmış bir gezegen halini alan Kendaton buna örnektir.’’
‘’Gördün mü sen her şeyi zaten biliyorsun ama bunları sadece zor durumlarda hatırlayabilirsin ya da biri sana sorduğun da. Bu yüzden sana genel bilgileri anlatacağım.’’
‘’tamam peki bu genel bilgiler neler? Ve…’’
‘’En başta korucular vardır. Ne yalnız dikkat çakmak istiyorum ki isimleri kesinlikle koruyucular değil aslın da en başta öyle idi. Ancak daha sonra tüm evreni tehdit eden bir kötülük ortaya çıktı kimse ne yapılması gerektiğini bilmiyordu. Korucuların gezegenleri ya da görevli oldukları bölgeyi koruması gerekir fakat ne kadar güçlü olduğunu biliyorlardı ve saf değiştirdiler onun tarafına geçtiklerin de neler olacağını kimse bilmez. Saf değiştiren herkes gibi onların da ruhu yandı geriye sadece küller kaldı. Bedenleri sadece kötülük için çalışan bir makineden ibaret oldu.
Gramlar ise normal olarak soyutlaşmışlardır. Kendi iç dünyaların da yaşarlar bir nevi guru gibi bir şey ama onlar bizim gibi etrafta dolaşır, kötülüklere ellerin den geldiğince engel olurlar asla ama asla kötülük yapmazlar. Onları yakarak öldürüp ruhlarını hapsetti ve ruhlar yok olana dek işkence yaptı.
Gardiyanlar bir tür tohumdurlar yabani çiçek olarak büyürler. Büyüdükten sonra gezegenlere dağılıp orada yaşayanları korurlar ve oksijen sağlarlar karşılığında hiçbir şey beklemezler.
Sendroitler savaşçılar olarak biliniyorlar. Kazansalar da kaybetseler de her zaman zayıfı savundular ama ana gezegenleri Senroya kendi ateşi için de yanarak kül oldu ancak evrene yayılarak yaşamaya devam ettiler.ancak onları değişik vaatler ile kandırdı ve her birinin ruhunu yaktı.
Zaman Gardiyanları ise başka bir olay var oldukları bile bilinmiyordu. Savaş başladığında tüm evreni savunmak için öne çıktılar ancak onları kendi zaman büyülerinin içine hapsetti ve zamana yayıldı ancak zaman gardiyanlarının çok büyük bir şeyi korudukları söylenir. Kimse ne olduğunu bilmiyordu ve beni korudukları kişiyi bulmam ve onu hazırlamam için gönderdiler. Her birini tek tek büyülerine hapsetti.’’
‘’sen bir zaman gardiyanı mıydın?’’bana üzgün bir şekilde bakıyordu.
‘’Evet’’dedi. Sesi buruklaşmıştı.
‘’üzgünüm’’diyebildim.
‘’Her neyse. Bir de senin gibi olan Meraniler var. Ama onlara tam olarak ne olduğu bilinmiyor. Bildiğimiz tek şey onun elin den hiçbir şeyin kurtulamadığıdır.’’
‘’Yani evdeyken yalan söyledin. Kaybolmadım. Öyle değil mi?’’
‘’aslın da bir kez kaçmıştın. Sen kendi kendine tekrar ortaya çıkana kadar kimse seni bulamadı.’’
‘’pekala tüm hepsi bu kadar mı?’’
‘’aslın da milyonlarca hatta milyarlarca tür var ancak hepsine olan aynı.’’
‘’tüm konuşmaların da ondan bahsediyorsun. Bahsettiğin kişi kim?’’
‘’saf değiştirenler dışın da neye benzediğini kimse bilmiyor. Orda sonsuz karanlığın için de saklanıyor. Her yok edişin de daha da güçleniyor onu yok edecek olanı yok etmek için gücünü saklıyor. Onun hangi gezegene ait olduğunu kimse bilmiyor, bildiğimiz tek şey o bir kişi değil.’’
‘’tamam seherbazı anlat’’
‘’Seherbazların bizlerden biri olduğu biliniyor. Evrendeki her gücü ve daha fazlasına sahip olduğu biliniyor. Ruh hali adı verilen bir trans hali var o şekildeyken bunların hepsini nasıl kullanacağını biliyor. Benim sana öğretmem gereken ruh haline geçişleri kontrol etmek.’’
‘’peki ruh haline geçip geçmediğimi nasıl anlayacağım?
‘’Anlıyorsun. Örneğin dün akşam geçtin.’’
‘’nasıl? Sen nasıl anladın?’’
‘’İstem dışı bir şekil de geçmiş olmalısın çünkü uyuyordun ve oda da bulunan tüm eşyaların sen uyanana kadar hava da daireler çizerek uçması da bunun bir göstergesi.’’
‘’tamam. Ama ondan bahsetmiştin. Onun bu boyuta geçip geçmediğini nasıl anlayacağız?’’
‘’zaman Gardiyanları beni göndermeden önce şunu söyledi. O diğer tarafa geçtiğin de 8 kez tam 8 kez vuracak.’’
‘’tamam’’ başka bir şey diyemedim.o gün eve dönemezdim ve yeni kıyafetlere ihtiyacım olacaktı. Zaten annem ve babam dan da ses çıkmamıştı. Akşama kadar alışveriş yapıp Los Angeles’ i dolaştık. Akşam yorgunluktan ölüyordum.
‘’sanırım dolaşmadığımız mağaza kalmadı’’ dedim. Sırıtarak karşılık verdi. Banyo da üzerimi değiştirdim ve yatağıma yattım. Uyumadan önce bir şey kapının dışından gelen bir şey 8 kez vurdu.

Asyacım ben meLisa buraya yeni üye oldum okudum yazını süper olmuşş . dewamını beklerizz