Durumu: Bu gergedanlar, belki de dünyanın en nadir bulunan memelileridir. Kaçak avcılar boynuzuna değer verirken, müteahhitler ise gergedanların yaşadığı ormanları yok ediyorlar. Her ikisi de türler için ölüm hükmünü veriyor.
Vaquita (Meksika Yunusu)
Hayatta kalanların sayısı: 200 ile 300 arası
Doğal ortamı: California Körfezi
Durumu: Dünyada nadir görülen memeli deniz hayvanlarından biri olan Meksika yunusunun nesli sınırlı alanda bulunması ve balıkçı ağlarına çok kolay takılmaları nedeniyle tükeniyor.
Siyah Ayaklı Dağ Gelinciği
Hayatta kalanların sayısı: Yaklaşık 1000 tane
Doğal ortamı: Kuzey Amerika
Durumu: Kıtanın tek yerli gelincikleri ve nesli tükenmekte olan memelilerden biridir. 1986 yılında, yalnızca 18 dağ gelinciği kalmışken, şimdi soyu tekrar geri kazanılmaya çalışılıyor.
Pigme Borneo Fili
Hayatta kalanların sayısı: Yaklaşık bin 500
Doğal ortamı: Kuzey Borneo
Durumu: Asya fillerinden yaklaşık 50 cm daha kısa olan fil, aynı zamanda daha uysal. Palmiye ekimi fillerin otlaklarını azaltıyor, bu nedenle fillerin yaşama alanları daralıyor.
Cross River Gorili
Hayatta kalanların sayısı: 300'den daha az
Doğal ortamı: Nijerya ve Kamerun
Durumu: 1980'lerde soyu tükenme tehlikesiyle karşılaştığı düşünülen gorilin soyu şimdilik yok olmaya karşı direniyor. Bol eti nedeniyle avlanan ve geliştirme için toplanan gorillerin soyu yakında tükenecek.
Sumatra Kaplanı
Hayatta kalanların sayısı: 600'den daha az
Doğal ortamı: Endonezya'daki Sumatra adası
Durumu: Kaplanın milyonlarca yıldır sadece Sumatra adasında yaşaması, insanoğlundan kaçmasını zorlaştırıyor. Hayatta kalanların çoğu koruma altına alındı, ancak yaklaşık 100 tanesi doğal ortamında yaşamını sürdürmeye çalışıyor.
Altın Başlı Langur
Hayatta kalanların sayısı: 70'den daha az
Doğal ortamı: Vietnam
Durumu: 10 yıldır koruma altında olan bu langurlar bir türlü çoğalamıyor. Halen soyları ciddi tehdit altında olan langurların sayısı, on yılda ilk kez 2003 yılında artmıştı.
Büyük Panda
Hayatta kalanların sayısı: 2000'den daha az
Doğal ortamı: Çin, Burma ve Vietnam
Durumu: Doğal yaşam alanlarının yok edilmesi ve parçalanması pandaların türünün yok olmasına neden oluyor. Kapalı alanlarda üretilmeleri ve türünün korunmasıyla neslinin zar zor hayatta kalmasına yardımcı oluyor.
Kutup ayısı
Hayatta kalanların sayısı: 25 binden daha az
Doğal ortamı: Kutup dolayları
Durumu: İnsanoğlunun gelişimi ve izinsiz avlanma kutup ayılarının yaşamını tehdit ediyor, ancak iklim değişikliği ve buzların erimesi nedeniyle kutup ayıları da nesli tükenen hayvanlar listesine dahil oldu.
Kutup ayısı (Ursus maritimus), 2006 yılında hassas türden tehlike altındaki tür kategorisine geçti. Kutup bölgesindeki buzulların erimesiyle yaşam alanı tehlike altına girmiştir. Tahminlere göre kutup bölgesindeki bu durum değişmezse önümüzdeki 45 yıl içinde türde yüzde 30'luk bir azalma olacak ve sonunda da tümüyle yok olacak.
Dev Mekong Yayın Balığı
Hayatta kalanların sayısı: Yüzler
Doğal ortamı: Güneydoğu Asya'nın Mekong bölgesi
Durumu: Çok büyük olması (yaklaşık 293 kg) nedeniyle oldukça değerli olan yayın balığı, şu anda Tayland, Laos ve Kamboçya'da koruma altına alındı. Ancak kaçak avlanma halen devam ediyor.
Bengal Kaplanı
Bengal kaplanı, yaban hayatında en sık rastlanan kaplan türüdür. Bangladeş, Bhutan, Çin, Hindistan, Myanmar ve Nepal’de yaşayan Bengal kaplanı, en fazla Hindistan’da görülür. Kükremesi üç km öteden duyulan bu yırtıcı hayvanın postu da çok değerlidir.
Başından kuyruğunun ucuna kadar üç metre uzunluğa ulaşan Bengal kaplanı, 250 kg’den fazla ağırlığa sahiptir. Geceleri avlanmayı tercih eden bu hayvan, bir oturuşta 30 kg et yiyebilir. Çoğunlukla kuru ve nemli ormanlarda, mangrov ormanlarında ve savanalarda yaşayan Bengal kaplanının da nesli tehlike altında.
Bengal kaplanları genellikle değerli postları için avlanır. Bugün dünyada sadece 4.000 Bengal kaplanının kaldığı tahmin ediliyor. WWF, 40 yıldır kaplanları koruma çalışmaları yapıyor. 2002 yılından beri yasadışı ticaret yapanlara karşı savaş açan WWF, çalışmalarını özellikle Nepal ve Hindistan’da gerçekleştiriyor.
Şempanze
Şempanzeler, sosyal hayvanlardır. Bütün gün oyunlar oynar ve birlikte olmanın keyfini çıkarırlar. Arkadaşlık şempanzeler için önemlidir. Çoğu şeyi paylaşarak yaşamayı severler.
Şempanzelerin kolları, diz kapaklarını geçecek kadar uzundur. Ayakta durduklarında boyları 1,7 metreyi, ağırlıkları 35-70 kg’yi bulabilir. Yüzlerinde, gözlerinde, avuçlarında ve ayak tabanlarında tüy yokken, vücutlarının geri kalanı kahverengi ve siyah tüylerle kaplıdır.
Şempanzeler bir zamanlar yaşamlarını 25 Afrika ülkesinde sürdürürdü. Şimdi bu ülkelerin dördünde hiç şempanze yaşamıyor, diğerlerinde ise nüfusları yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Kesilen ormanlar, ormanlık alanların içine açılan yollar, kontrolsüz avcılık ve hayvan eti ticareti, şempanze nüfusunu tehdit eden temel faktörler arasında.
WWF, özellikle hayvan eti ticaretini durdurmak için pek çok Afrika ülkesinde çalışmalar yapıyor. Böylece gelecekte şempanze ve diğer maymun türlerinin etleri için kesilmesine son verilebilir.
Siyah Gergedan
19. yüzyılda Avrupalılar doğu ve güney Afrika’ya yerleşmeye başladığında, yaban hayatı üyelerinin çoğu kalabalık nüfuslarıyla savanalarda boy gösterirdi. O dönemde siyah gergedanlar öyle çoktu ki, bir günde onlarcasını görmek anormal sayılmazdı.
Siyah gergedanın en dikkat çekici özelliği, uzunlukları yaklaşık 50 cm’yi bulan boynuzlarıdır. Genellikle çamurun ya da suyun içinde vakit geçirirler, çünkü Afrika sıcağında serinlemek en çok ihtiyaç duydukları şeydir. Gün ortasında uyumayı tercih eden gergedanlar, yemeklerini ya sabahın erken saatlerinde ya da akşam üzeri yerler. En sevdikleri yiyecek, bitkilerdir.
Siyah gergedanlar, geleneksel Çin tıbbında ateş düşürücü ilaçların yapımında kullanılan boynuzları için avlanır. Yıllar süren yasadışı avlanmalar sonucunda bugün siyah gergedan nüfusunun yüzde 96’sı yok olmuş durumda. Yaban hayatında sadece 3.600 siyah gergedan yaşıyor. WWF, 40 yıldır Afrika Gergedan Programı’nı destekleyerek gergedan neslinin devamlılığının sağlanmasına katkıda bulunmaya çalışıyor.
Mavi Balina
Mavi balina, dünyadaki en büyük hayvandır. Boyu 30 metreyi, ağırlığı ise 200 tonu bulan mavi balina, 25 filden daha büyüktür. Kalbi, bir Volkswagen Beetle boyutlarındadır. Midesi bir seferde bir ton karides alabilir ve beslenmesi için her gün dört ton karides yemesi gerekir.
Dünyadaki bütün okyanuslarda rastlanabilen mavi balinalar, genellikle yalnız ya da ikili-üçlü gruplar halinde dolaşmayı tercih eder. Soğuk sularda yaşarken, çiftleşmek ve doğum yapmak için sıcak sulara göç ederler. Genellikle 2-3 yılda bir yavru dünyaya getiren mavi balinaların bebekleri de doğal olarak dünyanın en büyük bebekleridir. Doğduklarında 8 metre uzunluğunda, 4 ton ağırlığındadırlar.
Mavi balinalar, yaşam alanlarının yok olması ve Antarktika’daki iklim değişikliği yüzünden tehdit altında. Bugün sayıları sadece 10.000-14.000 civarında. Yıllardır etleri ve yağları için yasadışı yöntemlerle avlanan mavi balinalar, gerekli önlemler alınmazsa, yok olacak.
WWF, okyanusların ve mavi balinaların korunması için birçok ülkeyle ortak çalışmalara imza atıyor.
Yeşil Deniz Kaplumbağası
Bir yeşil deniz kaplumbağasını “ağlarken” görürsen, şaşırma. Bu durum onun üzgün olduğunu göstermiyor. Sadece vücudunda biriken tuzlu suyu dışarı atmaya çalışıyor. Bunu da gözlerinin arkasındaki tuz bezlerinin yardımıyla yapıyor.
Yeşil deniz kaplumbağası, çoğunlukla tropikal ve subtropikal sularda yaşar. Boyu 1,5 metreyi, ağırlığı ise 200 kg’yi bulabilir. En sevdiği yiyecek deniz çayırları ve yosundur. Bu hayvan deniz çayırlarının işlevselliğini sürdürmesine büyük katkıda bulunur. Deniz kaplumbağası tarafından kolaylıkla sindirilen deniz çayırları, bölgelerinde yaşayan bitki ve hayvanlara yeni besinler olarak geri döner.
Dünyada bir zamanlar birkaç milyon yeşil deniz kaplumbağası vardı. Bugün sadece 200.000 dişi yeşil deniz kaplumbağasının kaldığı belirtiliyor. Bunun en büyük nedenleri, aşırı avlanma ve hatalı balıkçılık yöntemleri. İnsanlar bu kaplumbağayı eti, yumurtası ve mücevher yapımında kullanılan kabuğu için avlıyor. WWF’nin amacı yasadışı avlanmaya son vermek.
Tilki
Köpekgiller ailesinden olan tilkinin sivri burnu, büyük üçgen kulakları, ince kısa bacakları ve uzun, tüylü kuyruğu vardır. Çoğunlukla boyu 60-90 cm, kuyruğu 30-50 cm, ağırlığı ise 4-7 kg’dir. Renkleri coğrafi bölgelere göre değişiklik gösterebilir. Genel olarak burun ucundan kuyruk sokumuna kadar olan kısımları sarıdan kestane rengine kadar değişebilir. Böcek, kemirgen ve meyvelerle beslenen tilkilerin nesli tehlike altında.
Vatoz (Manta birostris)
Belgesellerden aşina olunan eşsiz bir canlıdır. Suda kanat çırparcasına süzülen bu deniz canlısının türü, denizlerdeki kirlenme, avlanma vs. nedenlerle tehlike altındadır.
Verreaux’s sifaka lemur (Propithecus verreauxi)
Madagaskar'a özgü bir türdür ve kararlı bir orman habitatında yaşayabilmektedir. Kömür üretimi ve orman kesimi ile yaşadığı bölge tehlike altına girmiştir. Aynı zamanda adanın bazı bölgelerinde avlanmaktadır.
Alıntıdır.
[Tarafımdan ekleme yapılacaktır]
Konuyu gündeme getiren leeroya teşekkürler.
Ayrıca , teşekkür eden ve yorum yapan arkadaşlara da şimdiden teşekkürler.
Valla şu kadarını söyliyim leeroy ; insanlar sürekli nüfusu artan ve dünyayı ele geçirmek için , sadece kendine ayırmak istedigi için ve bu kadar bencil oldugu için , yine kendine yararlı olan ve dengeyi koruyan diger bütün canlıları yok eden varlıklardan başka bişi degil bence... Hayvanlar ve bitkiler için ben de üzülüyorum , gerçekten çok üzücü .. Doganın dengesi bozuldu da diyemiycem çünkü doganın dengesi diye bişi kalmadı bana göre maalesef ...
Ne demek , begenmene sevindim Güzel olması için elimden geleni yaptım Konuyu gündeme getirdigin için ben teşekkür ederim