Tekil Mesaj gösterimi
  #16 (permalink)  
Alt 06.11.07, 20:30
kasvet - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
kasvet
red
 
Kaydolma: 10.01.07
Erkek - 34
Mesajlar: 6.935
Teşekkürler: 260
Üyeye 945 kez teşekkür edildi
Standart

Bütünleyici İlkeler
AKILCILIK VE BİLİMSELLİK

Atatürk'ün en büyük özelliklerinden biri de bilimsel ve akılcı bir düşünceyi (rasyonalizm) Türk toplumunun bütün alanlarına egemen kılmak çabasıdır.
Daha önceki bölümlerde de görüldüğü gibi, Atatürk insan aklına çok değer verirdi. "Akıl ve mantıkta çözümlenemeyecek sorun yoktur" sözü O'nun bu konudaki görüşünü en özlü biçimde açıklamaktadır.

Yüzlerce yıl koyu bir kadercilik anlayışı içinde yaşayan Türk toplumunu yeniden canlandırmak, ancak akılcılığın her işte öncü olmasını sağlamakla olurdu. Atatürk bu nedenle akıl yoluna ağırlığı vermiş, her işin ölçüsü olarak aklı kullanmıştır.

Akılcılığın zorunlu sonucu bilimselliktir. Bilimler, akıl yolu ile yapılan zihinsel çalışmalardan çıkar. Batıda akılcılık başladıktan sonra, önce doğrudan doğruya akıl ilkeleri demek olan matematik büyük bir gelişmeye kavuştu. Matematiği mekanik izledi. Sonunda akıl ve deney yolu ile öteki bilimler hızla ilerledi. Bundan da teknoloji doğdu.

Görülüyor ki, akıl ve bilim her türlü gelişmenin kaynağıdır. Bunun için Atatürk, "Hayatta en hakiki mürşit ilimdir... Türk Milleti'nin yürümekte olduğu ilerleme ve uygarlık yolunda elinde ve kafasında tuttuğu meşale müsbet ilimdir" demiştir.

Türk milleti gerçekleri akıl ve bilim yolu ile değerlendirdikçe ilerleyip gelişecektir. Ekonomik, kültür ve ahlâk alanında gelişme buna bağlıdır. Unutulmamalıdır ki, ahlâk kuralları da akıl yolu ile konulmuştur.
Alıntı ile Cevapla