Şöyle açıklayayım Can:
1.si zaten okullarda din kültürü ve ahlak bilgisi dersinin zorunlu hala gelmesinin nedeni de zaten senin yorumunla hemen hemen aynı. Cumhuriyet öncesi halkın neredeyse %98ine yakını o şeyh dediğiniz (ki şu sıralarda sapık onlarca kişinin de bu ünvanı kullanması ve medyanın da kasıtlı olarak gündeme getirmesiyle halk arasında anlamını yitirmiş bir kelimedir) insanlardan öğreniyordu. Cumhuriyet dönemine geçilince halkın içindeki dindar kısmın çocuklarını tarikat denilen toplumlara verilmesini engellemek için de bu kanun getirildi. Ama niye hala tarikatlara gidiliyor? Onun sebebi ise halk içindeki bir çok kişinin çocuklarını din eğitimini daha sağlam yerlerde almalarını istemeleri ki olumsuz ki olumlu yerlerde. O da hep dediğim gibi az bir ayırt edebilme iradesiyle olabilecek birşey. Peki devletin verdiği eğitim sağlam değil mi? 1 yıl içerisinde sadece 8,5 ay ders görülüyor ve hafta da en fazla 2 saat din dersi görüldüğüne göre, evet ne yazık ki insanımız bu sistemde din konusunda çocuklarından şüphelendikleri için başka yollara başvururlar.
2.si Fethullah gülen konusuna gelince de onun olumlu ya da olumsuz tarafta olduğunu saptamak yine az biraz ayırt edebilmeye kalıyor. CIA kampında günlerini geçiren, belli teklifler yoluyla dış ülkelerle anlaşma yapan, evet hacca hiç gitmemiş biri, dindeki en önemli koşullardan biri olan ama hiç evlenmemiş birisi eğer hala insanımız tarafından hoca olarak görülüyorsa, diyecek söz yok.