Tekil Mesaj gösterimi
  #80 (permalink)  
Alt 25.02.10, 21:46
Crimson Lady - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Crimson Lady
My Perfect Circle
 
Kaydolma: 28.08.09
Kadın - 33
Mesajlar: 4.346
Teşekkürler: 379
Üyeye 847 kez teşekkür edildi
Standart Cevap: Karanlığa Aşk

Bölüm 10: Harekete Geç!

UyarıGörmek için lütfen buradan üye olunuz.


Natalie Brian'a döndü, demek istediğini gayet açık bir şekilde anlamıştı. Bu gece Warden Lock ile tanışacaktı. Peki ama nasıl?

"Uzaktan tanışmak?"

"Evet, hemen onunla yüzleşmeyi beklemiyorsundur umarım. Daha güç kazanman, öfkeni keskinleştirmen gerek. Böyle bitkin bir durumda onun hakkından gelemezsin."

"Anlıyorum. Peki ne yapmamı öneriyorsun?"

"Bugün onun sığınağını göreceksin. Nereye nasıl saldırman gerektiğini öğrenmen gerek, malum..."

"Saldırmak? Biz birer canavar mıyız yani Brian? Bana yardımın bu mu? Ah, itiraf etmeliyim ki çok yaratıcı!"

"Sadece beni dinlesen ve itiraz etmeyi kessen Natalie?"

"Pekala! Yine susuyorum anlaşılan... Yani demek istediğim..."

"Susup beni takip etmen gerekiyor."

Natalie tek kelime dahi etmedi. Birlikte apartman katından çıktılar. Bir süre ana caddede ilerledikten sonra bir ara yola saptılar. Orada bir araba beklemekteydi ikisini. Brian cama doğru eğildi.

"Geldik sonunda."

"O zaman harekete geçelim."

Natalie arka koltuğa geçti. Brian ise adamın yanına oturdu. Adam arkaya bir bakış fırlattı, dikiz aynasından Natalie'ye göz kırptı.

"Nihayet tanışma şansına nail oldum, bendeniz, Cobrite."

"Memnun oldum dersem, fazla mı belli etmiş olurum yalan söylediğimi?"

Cobrite sadece gülmekle yetindi. Brian da ona eşlik ediyordu.

"Kusura bakma Cobrite, ufak bir atışma geçti aramızda küçük hanımla..."

Natalie suskundu, tıpkı Brian'ın dediği gibi. Cobrite arabayı çalıştırdı. Uzun bir yolculuğa benziyor gibiydi. İki saat sonra bir evin yanında durdular. Cobrite Brian'a konuşuyordu.

"Burası, Warden pisliğinin yuvası... Ne kadar sevimli, küçük değil mi?"

Gösterdiği ev, devasa bir saray gibiydi. Kocaman çitleri olan bir bahçesi, havuzu, geniş iki kola ayrılan kocaman bir binayla ev, gerçekten saraydan farksızdı.

"Çok küçükmüş cidden."

"Hükümetten para yardımı aldığını söylememe gerek yok. Bakın, bu adamın arkası çok kuvvetli. Neyle baş ediyor olduğumuza dikkat edelim lütfen."

"Hükümetle ne gibi bir alakası olabilir?" Natalie suskunluğunu bozmuştu nihayet.

"Onların ayak işlerini yapıyor, kısacası temizlenmesi gerekenler ondan soruluyor. Bu da hükümet için hakkı ödenemeyecek bir yardım, anlarsınız ya..."

"Buraya sadece evi göstermeye mi getirdin bizi?"

"Sakin ol küçüğüm, bu kadar öfkenin nesi fayda? Amacına ulaşacaksın. Bu gece yerini örendin. Yarın ise kendisiyle konuşma fırsatı bulacaksın."

"Anlıyorum. Peki, neden ailemi seçti? Neden ben?"

"Küçüğüm, senin tek şanssızlığın, o gün orada kamp yapıyor olman, ailenin orada seninle olması. Bu kadar."

"Kendin halledemiyor muydun da beni bu iğrenç biçime dönüştürdün?"

"Gücünü küçümseme. Bak, bildiğin üzere benim de tüm ailem katledildi. Onunla başa çıkabilmem için yeni bir aileye ihtiyacım vardı ve elbette ki bunun için öyle alelade birileri olamazdı, senin gibi bu acıyı içten hissedenlere gereksinimim vardı."

"Çok saçma!"

"Şimdilik böyle düşünmeye devam et. Bu durumun nimetlerinden yararlanmayı henüz öğrenmedin."

"Öğretin o halde!"

"Pekala..."

Cobrite Brian'a baktı, Brian bir anda emir verilmişcesine arabadan çıktı, boş sokakta yürümeye başladı. O sırada Cobrite ellerini başına koydu, gözlerini kırpıştırıyordu ve başına elleriyle büyük bir basınç uyguluyordu. Bu durum, bir anlık bir şeydi ve Brian şimdi arabaya doğru yürüyordu amaçsız. Natalie hiçbirşey anlamamıştı. Cobrite elini tuttu. Şimdi sen dene.

Natalie bir an için duraksadı, bu çok saçma geliyordu fakat denemekten de birşey çıkmazdı. Kontağa odaklandı. Beyni zonkluyordu, oldukça kuvvetli bir ağrı saplandı beynine. Sonra... Sonra araba çalışmaya başladı.

Natalie bunu kendisi yapmıştı.
Alıntı ile Cevapla
Teşekkür Edenler: