Tekil Mesaj gösterimi
  #1 (permalink)  
Alt 17.09.09, 02:03
mutfak - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
mutfak
Moderatör
 
Kaydolma: 10.09.09
Kadın
Mesajlar: 1.226
Teşekkürler: 50
Üyeye 387 kez teşekkür edildi
Standart Sapanca Efsanesi

Sapanca Efsanesi



Sapanca gölünün bir efsanesi var: Bir zamanlar Sapanca gölünün yerinde, verimli topraklar, bu toprakların üzerinde de zengin, varlıklı bir kasaba varmış Kasaba halkı zenginmiş, varlıklıymış ama, gözlerini dünya malı bürümüş, bencillik ve cimrilik ruhlarını karartmış Bir gün, Adapazarı'nın güneyindeki Erenler tepesinde oturan, gözünü dünyaya kapamış, gönlünü aşk ve sevgiyle doldurmuş erenlerden bir eren, bu kasabaya inmiş Selam vermiş, selamını almamışlar, konuk olmak istemiş, kimse "buyurun" dememiş, hangi kapıyı çaldıysa yüzüne kapanmış, bu fakir, fakat gönlü zengin dervişe bir bardak içecek su bile vermemişler Derviş gönlü bu, bir kırıldı mı onarılmaz, onarılsa da faydası olmaz Akşama değin yorgun-argın, aç-susuz kasabayı terk ederken, ötelerde küçük bir kulübeden sızan mum ışığına doğru yönelmiş, bir de bu kapıyı çalayım, belki bir gönül yoldaşı bulurum diye düşünmüş Bu, kasaba halkına sapan yaparak geçimini sağlayan fakir bir sapancının iş yeriymiş Kapıyı çalmış, az sonra sapancı güler yüzle konuğuna açmış kapıyı:
Buyurun, hoş geldin, safa geldin Ocaktan tencereyi şimdi indirdim Bir konuk göndermesi için Tanrı'ya niyaz ediyordum, demişDerviş memnun, baş köşeye oturmuş Sapancı sofrayı kurmuş, nesi var, nesi yoksa dervişin önüne getirmiş Yemekten sonra, içi talaş dolu yatağını sermiş, konuğunu yatırmış Sabah, erkenden kalkmışlarDerviş, Sapancı'dan izin istemiş, Sapancı da onu karşıdaki tepelere kadar uğurlamış Dönüşünde bir de ne görsünKasabanın yerinde koca bir göl var Ne ev-bark kalmış, ne tarla-tapan Koca göl, hepsini bir anda yutuvermişKendisinden başka hayatta kimsecikler yok Dervişin ahı tutmuş, kırılan bir gönül, bir kasabaya mal olmuş O günden sonra, bu koca göle Sapanca adını vermişler Adapazarı'nın Erenler Tepesi, aynı zamanda Ağaç Baba'nın yattığı yerdir Ağaç Baba, bahar geldi mi, ormana iner, boş tarlalara fidan diker, ağaç yetiştirirmiş Ağaç Baba'nın diktiği fidanları koparan, ya da yetiştirdiği ağaçları kesenlerin elleri kurur, bu yüzden kimse ormanlara el süremezmiş Ölürken, Ağaç Baba'nın vasiyeti şu olmuş:
Benden sonra, çocuklarınızın mutlu, topraklarınızın verimli olmasını istiyorsanız ağaçlarıma dokunmayın Benim hayır duamı almak, dünya ve ahiretinizi ma'mur etmek istiyorsanız ağaç dikiniz
Alıntı ile Cevapla
Sponsor